Tesla’nın son yıllardaki en kötü finansal sonuçlarını açıkladığı bir dönemde, CEO Elon Musk piyasaları şaşırtan dev bir hamle yaptı. 12 Eylül’de kişisel servetinden yaklaşık 1 milyar dolar harcayarak 2,57 milyon Tesla hissesi satın alan Musk’ın bu adımı, bazı gözlemciler tarafından “delilik” olarak nitelendirilirken, piyasalar tarafından coşkuyla karşılandı. Yatırım haberinin ardından Tesla hisseleri %7’ye varan bir artışla yılın zirvesine geri tırmandı.
Musk’ın bu hamlesi, Tesla’nın ciddi zorluklarla boğuştuğu bir sırada geldi.
2025’in ilk yarısında küresel teslimatlar %13 düşmüş, şirketin ABD pazar payı %40’ın altına gerilemiş ve hisse senedi yıl başından bu yana %45 değer kaybetmişti. Bu tablo, birçok analist tarafından şirketin geri dönüşü olmayan bir düşüşe girdiği şeklinde yorumlanıyordu.
Ancak Musk’ın bu yatırımı, ünlü yatırımcı Warren Buffett’ın “Başkaları korkarken açgözlü ol” felsefesini hatırlatıyor. Hisse fiyatı 400 doların altındayken alım yapan Musk, yatırımcı paniğini bir fırsata çevirerek, şirketinin uzun vadeli potansiyeline olan sarsılmaz güvenini ortaya koyuyor. Bu, Tesla’nın gelişmiş şarj altyapısı, batarya teknolojisindeki avantajı ve güçlü küresel markası gibi mevcut kozlarına güvendiğini gösteriyor.
Kişisel servetini Tesla’nın geleceğine yatırması, şüpheci yatırımcılara yönelik güçlü bir sinyal olarak yorumlandı. Tesla Yönetim Kurulu Başkanı Robyn Denholm de bu hamleyi överek Musk’ı “neslinin lideri” olarak nitelendirdi. Bu güven gösterisi, CEO’nun “elini taşın altına koyduğunu” kanıtlayarak eleştirilere karşı elini güçlendiriyor.
Analistlere göre, Musk’ın asıl güvendiği şey, mevcut satış rakamlarından çok, Tesla’nın gelecekteki projeleri. Bu 1 milyar dolarlık yatırım, şirketin otonom robotaksi ağı ve Optimus insansı robot gibi trilyonlarca dolarlık pazarlar yaratma potansiyeli olan iddialı projelerini hızlandırdığı bir döneme denk geliyor. Görünen o ki Musk, bugünün krizine değil, yarının devrimine yatırım yapıyor.
