Arınç’tan AKP’ye uyarı

İktidara yönelik eleştirilerin giderek daha sık soruşturmalara konu olması, siyasi partilerden sivil toplum kuruluşlarına, belediyelerden kamu görevlilerine kadar geniş bir kesimde tepkiye yol açarken, AKP içinde de rahatsızlık yarattı. Partinin kurucularından ve eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, X hesabından yaptığı açıklamada ifade özgürlüğünün önemine dikkat çekerek partisini uyardı.

AKP’nin kuruluş yıllarına işaret eden Arınç paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

“ÇOK SESLİLİĞİ YOK SAYMAK TOPLUMA BİR FAYDA SAĞLAMAZ”

“Mevlânâ Fikir dünyamız durağanlıktan uzak, dinamik ve özgür olmalıdır. Her bireyin aynı şeyi düşünmesi mümkün olmadığı gibi bunun için gayret etmek, herkesi bir düşünce etrafında toplamak ve çok sesliliği yok saymak topluma bir fayda sağlamaz.

İfade özgürlüğü hem anayasada yer aldığı hem de AK Parti’nin iktidara geldiği günlerde hükümet programında ve Avrupa Birliği hedefinde kullandığı en önemli argümanlarından biriydi.

Kopenhag Kriterleri içerisindeki siyasî ve hukukî kriterlerden bütün özgürlüklerin bileşkesi saydığımız ifade özgürlüğünü en başa aldık ve bu konuda yasal düzenlemeler yaptık.

Uygulamalarla toplumsal barışa hizmet edecek farklı düşünceleri, bir özgürlük alanı içerisinde bir araya getirdik ve bunda başarılı olduk.

Bu bizim hem yurtiçindeki barışımıza yol açtı hem de insanların birbirlerini daha iyi anlamalarına ve birbirlerine tahammül etmesini sağladı.

“RAHATSIZLIK YARATTI”
Ayrıca AB nezdinde ve tüm dünyada Türkiye’nin özgür bir ülke olduğunu, herkesin fikirlerini ve düşüncelerini korkmadan ifade edebildiğini ortaya koydu. O dönemlerde bu yaptıklarımız ile %50 oy oranını yakaladık.

Elbette burada hükümet olarak sağlık, ulaşım vs. gibi alanlarda yapılan yatırımlar oldukça etkili olmuştur ancak ifade özgürlüğünün toplumda doğurduğu atmosferin de etkisi azımsanmayacak durumdadır.

31 Mart Seçimlerinin ardından ortaya çıkan tablonun sebepleri üzerine düşünüldüğünde yukarıda zikrettiğim dönemin aksine ifade özgürlüğü konusunda bazı kısıtlamalara gidildiğini ve bunun da toplumda rahatsızlık yarattığını düşünüyorum.

Eleştiri hakkı hakaret, bühtan ve tahkir içermediği müddetçe müdahale edilemez olmalıdır. Altında imzamız olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve AİHM kararlarındaki mevcut ilkeleri benimsemiş ve bu ilkeleri yasalarımıza da derc etmiştik.

“TBMM’DE EN SERT ELEŞTİRİLERİ YAPAN GRUP BİZDİK”
AİHM kararlarındaki çok önemli bir karar da şudur:

Siyasetçiler herkesten çok eleştiriye açık ve tahammüllü olmalıdır, eleştiri ne kadar ağır olursa olsun, bütün bunları kabullenmeli ve bundan istifade etme yolunu seçmelidir.

Millî Görüş dönemini bilenler hatırlayacaktır, TBMM’de en sert eleştirileri yapan grup bizdik ve bu siyaset tarzı halk nazarında takdir ile karşılanmıştı.

Bunun üzerine de adım adım iktidara yürüdük. Eleştiriler elbette haksız ve yersiz olabilir. Bunun karşısında yapılması gereken bu eleştirilere mümkünse somut örneklerle cevap vererek kendi fikirlerimizi ifade etmektir.

ELEŞTİRİ, DÜŞÜNMENİN RUHUDUR
Eleştirileri çeşitli argümanlar ile susturmak ve sindirmek kısa vadede eleştirilene fayda sağlar gibi gözükse de aslında süreç içinde oldukça yıpratıcı ve zarar vericidir. Bu konu hakkında pek çok fikir adamının görüşleri aktarılabilir.

Bilge Lider Aliya İzzetbegoviç özellikle doğu ve batı arasındaki İslam üzerine Şah eserinde şunları aktarır:

Eleştiri, düşünmenin ruhudur. Eleştiri olmayan yerde düşünce donuklaşır. Hakikati aramak için eleştiri gereklidir. Eleştiri hakikatin güneş ışığıdır. Özgürlük insanın yanlış yapma hakkını da içerir. Ancak eleştiri olmaz ise bu yanlışlıklar düzeltilmez. Sorgulamayan bir toplum köleleşmeye mahkumdur.

Hasılı ifade özgürlüğü ve eleştiri hakkı fikir dünyamızın ve buna bağlı olarak siyasetten gündelik yaşama kadar her alanda dinamizmin ana aktörüdür.

Fikirlerin özgürce tartışılmadığı-ifade edilmediği bir ortam ise durağan ve tek sesli bir ortam doğurur ki o da terakkinin önündeki en büyük engjeldir.

Related Posts

Brezilya Devlet Başkanı Lula da Silva: BRICS ülkeleri yeni bir kalkınma yoluna öncülük edebilir

Brezilya Devlet Başkanı Lula da Silva, BRICS ülkelerinin yeni bir kalkınma yoluna öncülük etme potansiyeline sahip olduğunu belirtti.

Bakan Tunç’tan CHP’li belediyelere yönelik yeni operasyona ilişkin açıklama: Kamu görevi yürütenler dahil herkes, yargı denetimine tabidir

Bakan Tunç’tan CHP’li belediyelere yönelik yeni operasyona ilişkin açıklama: Kamu görevi yürütenler dahil herkes, yargı denetimine tabidir

Orangutana elektronik sigara içirdi: Zavallı hayvan kendinden geçti

Rusya’da bir MMA dövüşçüsü, ziyaret ettiği hayvanat bahçesinde kafeste duran orangutana elektronik sigara içirince büyük tepki topladı. Dövüşçü kadına tepkiler yağarken, zavallı hayvanın yeme, sosyalleşme ve hareket gibi fonksiyonları neredeyse durdu.

Girit Adası’nda yangın: 5 kişi yaralandı, evler zarar gördü

Türkiye’de devam eden orman yangınlarının yanısıra Yunanistan da orman yangınlarıyla boğuşuyor. Girit Adası’nda yerleşim yerlerine sıçrayan yangında kimi binalar zarara uğrarken 5 kişinin yaralandı.

AKP’li vekilin bu sözleri tepki çekti: ‘Peygamberimiz ve Cumhurbaşkanımız hassas noktalarımız’

TBMM Genel Kurulu’nda AKP Tekirdağ Milletvekili Mestan Özcan’ın konuşmasında kullandığı, “Bizler inançlı bir milletiz; kutsallarımız, değerlerimiz, Peygamber’imiz ve Cumhurbaşkanımız bizim en hassas noktalarımızdır” sözleri tepki çekti.

CHP’li Başarır: Meclis’e gelen yöre halkımıza giriş yasağı konulmuş!

Meclis’e giremeyen köylüler, “”Zeytini koruduğumuz için mi almıyorsunuz? Bütün suçumuz zeytini korumak mı? Sabah hepiniz zeytine çatal batırıyorsunuz.” dedi.